18 Mart 2008 Salı

Tuğla


Hava güneşli olduğu zaman günün güzel geçeceği izlenimini yaratıyor sanki. Zor günlerin güneşli başlaması ne kadar mutluluk verici sizin için bilmiyorum ama gökyüzüne bakıp derin bir nefes alırsanız belki etkileyebilir gününüzü. Beraber adım atılacak kimi projeler yapıyoruz. Çok bir şey istemiyorum sadece bu kocaman yapı için bir tek tuğla. Binlerce tuğla arasında nasıl bir yer var demeden, başarının parçası olarak... Bugün kiremit rengi tuğlaları üstüste koymaya çalışırken bana yardım etmek isteyen bir kaç kişi geldi tuğlalarıyla... Tuğlaları koymasına koydular ama biri yeşil biri mavi biri kırmızı... Kendi renkleri değil ki benim istediğim... Dinletemedim, yaranılmıyor sana dediler, kendimi doğru ifade edememiş olmanın verdiği şaşkınlıkla baktım yüzlerine. Evin daha birinci katındayken, bir kaç kişi bitirdikleri iki katlı projelerinin üzerinden bir kaç tuğla fırlattılar bana, yardım ettiler hesapta... Kimi yere düştü parçalandı, kimi ise ayağıma geldi. Bir süre hiç tuğla koyamadım ayağımla uğraşırken sadece bu yapıya. Görüyorum ki her sektör takım çalışmasına çok yatkın olabiliyor. Kimi zaman tüm tuğlları kendim dizeceğim diye kızsam bile, bugün hiç bir karşılık beklemeden benimle beraber tuğlaların üzerine tuğla koyan, yukardan gelen tuğlaların kırıntılarını benimle temizleyen ve refleksleri kuvvetlenen ve asıl başarıyı paylaştığım takım arkadaşlarına teşekkür ediyorum. İkinci katı sizlerle çıkacağız :)

3 Mart 2008 Pazartesi

Kelimelerin anlamı



En güzel kelimeleri seçtiniz duygularınızı ifade ederken ve en süslü laflar geldi ardından hiç düşünmeden. Kelimeler mi azdı yoksa siz kolay mı tükettiniz tüm anlamları?

Söylediğinize pişman olduğunuz her kelime için kaç gözyaşı döktünüz. Gereksiz yere açıkladığınız duygularınız mıydı hatanız, yoksa doğru duygular içinde olmadığınız mı? Bilemediniz…

Şimdi her gün ve her satırda, kelimelerin arasına küçükler esler koyun konuşurken. İzin vermeyin, kelimeleri değersizleştirmeye… Çünkü siz onları değersizleştirdikçe farkında olmadan kendinizi değersizleştireceksiniz. Duygularınızı ulu orta açığa çıkarırken gözleriniz, kelimeleriniz de olmayı versin, gözlerinizin ışıltısında…

Yalan kelimeler hiç yokmuş gibi yapmayın hayatınız da… Kelimeler gibidir insanlar ve insanlardır kelimeler. İçinde dürüstlüğü taşıdığı gibi yalanı da taşır kalpler.
Kolaysa yalan sözcükler, kalpler çoktan taş olmuş ve yalansa insanlar, sözleriniz yağmur bulutları gibi geçip giderken ardında gözyaşı bırakır sadece. Her damlada güneşli günlerin umudunu taşır insan, ama yağmurlar çoğalır, sel olur… Vicdanı kalmamışsa insanın ve elini kaldırmış teslim olmuşsa yalanlara, ellerini yukarı kaldırdığında boyunun uzadığını zannediyorsa, bırakın yanınızdan yürüyüp geçsin… Sadece yol verin teslim olmuşlara…

Yürümeyi hiç istemediğiniz ama yoldan çıkmak için, yürümek zorunda kaldığınız yollar var biliyorum. Hiç konuşmak istemediğiniz ama cevap vermek zorunda olduğunuz anlar, öldürmek mi ölmek mi arasında gidip geldiğiniz ve sizi üzen insanlar, pişmanlıklar, kavgalar, silahlar, olaylar, kitaplar, zorluklar vb. var.

Hayat bu, hep istediğin yöne doğru esmez ki rüzgarlar…

Kelimeler neden değerli biliyor musunuz? Çünkü onları siz söylüyorsunuz. Siz kendinize ne kadar değer veriyorsanız, kelimelerinizde o değeri taşıyacaktır inanınız…